Gaslighting

‘Gaslighting’ teriminin kökenine baktığımızda Patrick Hamilton’un Gas Light oyununa dayandığını görürüz. Oyunda Jack ve Bella isminde bir çift bulunmaktadır. Jack evdeki gaz lambasının ışığını her akşam yavaş yavaş kısmaya başlar fakat bunu Bella’ya söylemez. Bella, gaz lambasının az ışık vermeye başladığını söyler. Jack tam tersine, gaz lambasının aynı olduğunu, aydınlatmasında bir sorun olmadığını söyleyerek Bella’nın kendi algılarından şüphe etmesine sebep olur. Bella kendi algılarına güvenmemeye başlar ve her geçen gün Jack’e daha bağımlı hale gelir.

Oyundan esinlenerek literatüre kazandırılan gaslighting terimi günümüzde, kişinin duygu ve düşüncelerini değersizleştirip gerçeklik algılarıyla oynayarak, algılarının sorunlu olduğunu düşündürüp kişinin özgüven ve benlik saygısının azalmasına sebep olan bir manipülasyon biçimi olarak açıklanabilir.

Peki sizce, sizin içinizde bir gaslighter var mı?

  • Başkalarını memnun etmek için ihtiyaçlarınızı ve güçlü yönlerinizi küçümseme eğilimindeyseniz,
  • İçten içe kusurlu olduğunuz için endişeleniyor ve bu durumdan utanıyorsanız,
  • İlişkilerinizde ‘dileniler seçici olamaz’ gibi hissediyorsanız,
  • Sahip olduğunuz her şey için mutlu olmak zorundaymışsınız gibi hissediyorsanız

Kendi kendimize yaptığımız konuşmalar yani iç konuşmalarımız iki parçadan oluşmaktadır. Bunlar; acımasız bir iç eleştirmen olan parça ve terk edilmekten korkan, savunmasız olan parçamızdır.

Empati kurmayı, ahlaki değerleri kullanmayı, suçluluk ve utanç duymayı ve vicdan geliştirmeyi öğrenen beynimizin bir parçası olarak başlayan iç eleştirmenimiz hayatımızda bize eşlik eden bir parçadır. Fakat çocukluğunda ihtiyaçlarının çoğunun karşılanmadığı durumlarda olan insanlar, kendi ihtiyaçlarını karşılamak için kendilerine güvenmeleri gerektiğine inanmaya başlayacaktır. Burada önemli olan nokta şudur ki, o dönemdeki çocuklar gelişimsel olarak kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda değildir, ebeveynlerine bağımlı konumdalardır. Bu, çocuğu yetersiz olduğunu düşünmeye iten haksız bir durumdur. Sonuç olarak, her zaman başarısız olduklarını ve yeterince iyi olmadıklarını hissederler. İç sesleri şöyle demeye başlar: ‘‘Elinden gelenin en iyisi yeterince iyi değil- hâlâ başarısız oluyorsun! Hayatta kalmak için daha iyisini yapmalısın. Kimse sana yardım etmek için burada değil!’’. Bu senaryoda iç eleştirmen zamanla daha talepkâr ve cezalandırıcı hale gelir.

Bu duruma bir faktör daha eklenirse -yani çocuk bakım veren(ler) tarafından ihmal edilir, aşağılanır, istismar edilir veya zorbalığa uğrarsa- yukarıda açıklanan düşüncelerin yanında çocuk; derin bir utanç duygusu, yetersizlik duygusu ve terk edilme korkusu geliştirir.

Güçlü bir iç eleştirmeni, güvensiz, savunmasız bir çocukla birleştirdiğinizde savunmasız çocuk bakım ve destek için iç eleştirmene döner. Bu durum, terk edilmekten korkan bir çocuğun, sahip olduğu tek şeyin bu olduğunu düşündüğü için acımasız, cezalandırıcı bir yetişkine güvenmeye başlamasını izlemek gibidir. Kötü niyetli olan bu ilişki kişide, olumsuz kendi kendine konuşma olarak içselleştirilir. Bu durum güvensiz parçanın küçük düşürüldüğünde kendini güvende hissetmesi paradoksuna yol açar: tam olarak bir gaslighting ilişkisinin nitelikleri.

Gaslighting uygulayan kişi karşısındaki kişiye kendi gerçekliğini sorgulatır. Manipülasyonun şiddeti artıkça manipüle edilen kişi aklını kaçırdığını hissedebilir.

Gaslighting uygulayan kişiler genellikle şu özellikleri gösterirler:

  • Her konuda haklı olmayı talep ederler, aynı fikirde olmadığınızda size saldırırlar
  • Gerçekte neler olup bittiğine dair kendi duygunuzu sorgulamanıza, kendinizden şüphe etmenize yol açarlar (‘Böyle bir şey asla yaşanmadı, uyduruyorsun’)
  • Güvensiz olduğunuz alanlarınızı size saldırmak için kullanırlar (‘İnsanların sizi istemesi için çok aptalsınız!’)
  • Sizi reddedilmek veya terk edilmek gibi senaryolarla tehdit ederler (‘Sonsuza kadar yalnız kalacaksın!’)
  • ‘Gerçekten’ ne olduğunu anlamak için onlara güvenmeniz gerektiğini düşündürmeye çalışırlar

Peki gaslighting’e maruz kalırsak bu durumu değiştirmek için ne yapmamız gerekir?  Dr. Robin Stern yazdığı The Gaslighting Effect (Gaslighting Etkisi) adlı kitabında gaslighting ile baş etmenin farklı yöntemleri olduğunu vurgular ve bu yöntemlerin kişilerarasındaki ilişkiye göre şekillendiğini ifade eder. Temelde gerekli olan faktör, kişinin bu ilişkiye niyetli olması gerektiğidir. Yani kişi yalnızca kendisi isterse gaslight ilişkisi değişebilir.

  • Kendinizi parçaları olan bir kişilik olarak görmeye başlayın. Her insan bu parçalara sahiptir. İçinizde bir iç eleştirmenin, savunmasız bir çocuğun ve kendinizi yönetmeye ve ilgilenmeye çalışan bir “gerçek siz” parçanızın olduğunu unutmayın.
  • Otoriteyi üstlenin. İçinizdeki gaz aydınlatmasını durdurmak için iç eleştirmeninizi ve savunmasız çocuğunuzu yönetmek “gerçek size” bağlıdır, bunu unutmayın.
  • İç eleştirmeninizin ne zaman konuştuğuna dikkat edin. Bunun için pratik yapmak oldukça önemlidir. İç eleştirmeninizin söylediği şeyleri not etmek için bir günlük kullanabilirsiniz
  • İç eleştirmenin size nasıl hissettirdiğine dikkat edin. Bu duyguları da günlüğünüze kaydedebilirsiniz. (‘Bunun beni değersiz hissettirdiğini duyduğumda…’ vb.)
  • İç eleştirmenize ile tartışın. Bunun sizi nasıl daha kötü hissettirdiğini ve gerçekten yardımcı olmadığını belirtin. (‘Bana işe yaramaz olduğumu söylemek, daha iddialı olmama yardımcı olmayacak!’)
  • Korku ve utanç hisseden iç savunmasız çocuğa özen gösterin. Kendinizle, içinizdeki eleştirmenin yapamayacağı şekilde ilgileneceğiniz konusunda içinizdeki savunmasız çocuğa güvence verin (‘Kendini değersiz hissetmeden güvende hissetmene yardım edebilirim’)

Unutmayın, iyileşme süreci kendiniz için ayağa kalkarken o güvensizliği hissetmenin getirdiği korku ve endişeye katlanmakla ilgilidir. Pratik yapmaya devam edin. Zamanla bunun mümkün olduğunu kendinize kanıtlayacaksınız.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Konuşma başlat
Uzm. Psk. Kamile Erbaş
Merhaba. "Konuşma başlat"a tıklayarak Whatsapp'tan bana yazabilirsiniz.